• slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
  • slayt
Duyurular

Sayın Üyelerimiz derneğimize katkılarınızı bekliyoruz.

Aidat ve bağışlarınızı Akbank T.A.Ş Çatalca Şubesi, Şube Kodu:211, Hesap No:79253 nolu hesaba yatırabilirsiniz.


Dosya indirme bölümünden "Dernek üyelik formu"nu doldurup Temsilciliklerimize elden teslim edebilirsiniz


İstanbul Hava Durumu
Anket
Döviz Bilgieri
Merkez Bankası Döviz Kuru
  ALIŞ   SATIŞ
USD 0   0
EURO 0   0
       
Özlü Sözler
İstemek "istiyorum" demek değil, harekete geçmektir. (A.Maurrois)
Midilli Adası


Ege denizinin üçüncü büyük adası olan Midilli’nin Anadolu kıyılarına uzaklığı 8-12 km. dir. Antik çağlarda adanın ismi, kral Lesbus’dan mülhem Lesbos iken, ortaçağlarda yönetim merkezi Mytilâne olarak anılmış, bu isim Türkçeye Midilli olarak geçmiştir. Tarih boyunca ada, sırasıyla Antik Yunan, Pers, Roma, Bizans, Ceneviz, Osmanlı ve modern Yunanistan egemenliğinde yönetilmiştir. Midilli, Yunanistan egemenliğine girdiği 1912 yılına kadar, Osmanlı İmparatorluğu’nun 1534 yılında Ege Adalarının yönetimi için oluşturduğu Cezayir-i Bahr-i Sefid Eyaletinin önce üç eyaletinden biri, sonra merkezi ( 1862) olmuştur. Bütünüyle Yunanistan toprağı haline geldiği 1912 yılına kadar 450 yıl boyunca ( 1462-1912) Osmanlı’nın bir eyaleti olan adanın Müslüman nüfusu fetihten sonra yerleştirilen yeniçeriler ve göç ettirilen Anadolu halkından oluşuyordu. 16. yy. boyunca nüfusun yaklaşık %40 ı Müslüman iken, 20. yüzyıl başlarında yaklaşık 95.000 olan ada nüfusunun ancak %15 i Müslüman idi. 1912’den sonra ada Türklerinin %60 ı tedricen Anadolu’ya geçmiştir. İşgal sırasında ada valisi olan Namık Kemal’in oğlu Ali Ekrem ( Bolayır) Bey, Yunanlılar tarafından esir alınmıştır.

midilli 2Adada Müslümanlar, diğer adalardan farklı olarak sadece büyük şehirlerde değil, kırsal kesimde de ikamet etmekteydiler. Çoğunlukla merkez sancağı Midilli ( Mitilini) , Molova ( Molivos) , ve Kalonya ( Kaloni) sancağında yaşamakla birlikte, Sığrı( Sigri), Balçık ( Baltsika), Sarlıca ( Thermi), Filye, Çömlekköy ( Skalohori), Petre ( Petra), Mandemande ( Madamados), Pilimer ( Plomari) , Kumi, Keramya, Kapi, İskimye ( Skamia) gibi daha küçük yerleşimlerde de değişik oranlarda Türk nüfus bulunmaktaydı. Adanın geçim kaynağı başta zeytincilik, sabunculuk, üzümcülük, palamut meşesi ticareti ve balıkçılık idi. Ada halkının Edremit ve Dikili’de de tarlaları, zeytinlikleri vardı. 1922 yılında Anadolu bozgununu yaşayan Yunan ordusunun ardından 47. 382 Anadolu Rum’unun kaçarak Midilli’ye sığındığı kaydedilmiştir. 1923 yılının Ekim ayında ise Mübadele Anlaşması gereği 1400 kişilik bir Müslüman kafilesi Ayvalık’a çıkmıştır. Mübadiller çoğunlukla Ayvalık ve Edremit’te, terk edilen Rumlara ait evlere yerleştirildiler.

midilli3Midilli adasında, bir kısmı restore edilerek yeni işlev kazandırılmış, bir kısmı da restorasyon bekleyen çok sayıda Osmanlı dönemi yapısı vardır. Bunlardan bazıları: Valide Cami, Vigla Cami, Yeni Cami, Çınar Cami, Yalı Cami, Kule ( Kale) cami, Midilli Kalesi ve içindeki Medrese, Çarşı Hamamı, İdadiye Binası ( bugün Adliye Sarayı), Şakir Bey Çeşmesi, Cezayirli Hasan Paşa Çeşmesi, Kulaksızoğulları Konağıdır. Ayrıca adada yaygın olan Bektaşi, Mevlevi ve Kadiri tarikatlarından kalma, Sarı Baba Tekkesi, Anemomilo( Yel Değirmeni) Tekkesi, Mevlevi Tekkesi, Kadiri Tekkesi, Ay Grigor ( Abdül bin Hasan) Tekkesi gibi ibadethanelerden günümüze kalan hemen yok gibidir.

Başkan'ın Mesajı

Unutmamak bazen mutluluktur, her başka bir umutla aydınlanır gökyüzü...  Evimizin odalarından birinde duvarda asılı duran bir tesbih, aklımda bir fotoğraf karesidir. Ziyaret ettiğimiz akraba, komşu evlerinde böyle eski eşyalar oluşu da... Bir duvar halısı, bir gaz lambası, siyah-beyaz fotoğraflar , bir çeyiz sandığı, ya da kanaviçe işlemeli bir mutfak perdesi... Perdeyi süsleyecek motifleri aşkla seçerken o zamanın genç kızları, bir gün olup oradaki karanfillerin, güllerin çok eskide kalmış, gönderilmek zorunda bırakıldıkları mahallelerinden çiçek kokusu getirebileceğine inanırmıydı? Çok uzaklarda, gençliklerinde kalmış türkülerden neşeli bir ezginin gözlerini buğulandırabileceğini..?     ***  İnsan büyüdükçe okur o eşyaların ruhunu. Masa başında toplanan ev halkının,”bizim memleketin çorbası”,”bizim oraların böreği”diye sevinçle kaşık çalarken tabağa, kalplerinden, beyinlerinden hangi hatıraların geçtiğini biliriz.  Ninelerimizin hala sakladığı çeyiz sandıklarından çıkan anıları... Gürül gürül yanan, alevleri duvarlarda dans eden soba ateşinin sıcağında, hasret dolu kucaklarda dinlerdik Selanik’ten, Nasliç’ten, Doyran’dan çıkıp gelen büyüklerimizin hikayelerini. Masallarımız”göç”tü bizim...     *** O duvarda asılı tesbih taneleri, her biri biryerlere dağılmış mübadiller gibiydiler. O taneleri hem Yunanistan’da, hem de Türkiye toplakları üzerinde buluşturmak için çıktık bu yola. Böreklerimizi, çorbalarımızı, memleket yemeklerimizin tadını kaybetmeyelim istedik. Zira; O yemeklerin tadında hepimizin çocukluğu, çocukluğumuzun kokusu var.  Sınırların arkasında kalan türkülerimizi, danslarımızı, ağıtlarımızı unutmayalım/ unutturmayalım istedik.     *** Hayatı boyunca yaşadığı yerleri, birgün yeniden görmek umudu ile yaşayan iki yaka insanlarını bulmak ve buluşturmak istedik. 2014 yılında, Büyük Mübadele Derneği”adı altında bu amaçlarla çıktığımız yolda; Gözlerini“bir gün yaşadığım yerlere yeniden gideceğim”umuduyla kapatanların mezar yerlerine bir avuç toprağın götürülmesini gördükçe, kültürleri unutturmamak adına yaptığımız çalışmalarla, günden güne çoğalan üyelerimizle, doğru yolda olduğumuza yürekten inanıp, çalışmaya devam ediyoruz. Unutmamak bazen mutluluktur... Saygı ve sevgilerimle.....

Aidat Borcu Sorgulama
Köşe Yazıları
FATMA ARIKAN

Özlem Vardar

Özlem Vardar

Özlem Vardar

Özlem Vardar

Özlem Vardar

Özlem Vardar

Özlem Vardar

Özlem Vardar

HAKAN ETEKE

HAKAN ETEKE

Özlem Vardar

Özlem Vardar

Sevim Güney

Oktay Güldüren

Hulusi Üstün

Aycan Yılmaz

Filiz Özsoy

İskender Özsoy

Son Ziyaretçi Yorumları
Günlük Gazeteler

 

© Copyright 2020  V4.1 Tüm Hakları Saklıdır. | Dernek Sitesi | Köy Sitesi


Top